Hepimiz evlerimizde kapalı kalmak zorunda kaldığımız zor bir dönemden geçiyoruz. Kendimizin veya yakınlarımızın sağlığı hakkında endişe ettiğimiz bu dönemde işimize odaklanmak gerçekten çok zor olabiliyor. Bu durum ister istemez bizlerde bir motivasyon kaybına yol açabiliyor. Fakat zaman geçiyor ve her zaman krizi fırsata dönüştürecek yollar mevcut. Evde kaldığımız bu süre kendimizi geliştirmek için oldukça ideal. Derin öğrenme, oyun geliştirme veya Android yazılım… Öğrenmek istediğiniz ama vakit ayırdığınız şeyleri öğrenmek için tam zamanı! Siz de bu konuda benim gibi motivasyon kaybını suçluyorsanız sizinle kendi yöntemimi paylaşmak istiyorum. Genellikle bir konu hakkında film izlemek veya kitap okumak silkelenmeme ve  kaybettiğim motivasyonumu kazanmama yardımcı olur.

Social Network


 

Favori yönetmenim olan David Fincher’ın çok sevdiğim filmlerinden… ( Birincisi tabii ki de Fight Club ) Film zaman olarak Facebook’un sıfırdan kuruluşu ve Mark Zuckerberg'in Facebook kurulduktan sonra yaşadığı yasal sorunlar arasında gidip geliyor. Sarhoşken bir anlık sinir ve geyik için ortaya çıkan bir fikrin çığ gibi büyüyüp milyonların hayatını baştan aşağıya değiştiren bir uygulama haline geldiğini görmek gerçekten büyüleyici. Ayrıca film klasik bir başarı öyküsü olmaktan uzakta ve gerçekçi. Film içinde yükselişleri ve çıkışları görebiliyorsunuz. Ayrıca Mark Zuckerberg’in mükemmel bir insan olarak resmedilmemesi ve eksi yanlarına da değinilmesi filmi oldukça gerçekçi kılıyor. 


 

Tabii ki bir başarı öyküsü olmasıyla da biz yazılımcılara gereken motivasyonu sağlıyor. ( Los Angeles’ta arkdaşlarla yazılım geliştirme fikri bile insanı motive etmeye yetiyor bence )


 

The Imitation Game


 

Alan Turing’i hepiniz duymuşsunuzdur. Duymayanlarınız için Alan Turing bilgisayar biliminin kurucusu sayılır. II.Dünya Savaşında Turing makinesi olarak adlandırılan bir makine ile Alman enigmalarınının kırılmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu biyografik film ise tam da bu anlattığım süreci anlatıyor. Biraz spoiler vermiş olsam da film hala bir çok sürprizi içinde barındırıyor.


 

Mr. Robot


 

Öncelikle belirtmem gerekiyor ki Mr. Robot bir dizi. Fakat sinematografisiyile birçok filme taş çıkartacak türden bir dizi. Elliot Anderson adlı karakterimiz hepimiz gibi monoton bir hayata sahip olan ancak geceleri ise hackerlık yapan sorunlu bir geçmişe sahip bir siber güvenlikçidir. ECorp adı ile anılan (Evil Corp) ve sizin de herkes gibi gerçek hayattaki bir şirketle benzerliğini göz ardı edemeyeceğiniz şirketin kirli işleriyle mücadelesi olarak özetleyebilirim diziyi fakat dizi bundan çok daha fazlası. Birçok kült eserden esintiler taşıyan, Rami Malek’in oyunculuk anlamında döktürdüğü kaliteli bir yapım.


 

Silicon Valley


 

Film değil de dizi olan ikinci yapımımız… Fakat bu Mr. Robot kadar ciddi bir yapım değil. Kendisi bir komedi dizisi. Bir yazılım şirketinde Richard Hendricks’in hayatı devrimsel bir sıkıştırma algoritması bulmasıyla bir anda değişiyor. Bu parlak fikrini satmalı mı yoksa bir şirket olup diğer Silikon Vadisi devlerine kafa mı tutmalı? Bunun cevabı ve bolca mizahı kaçırmamanızı öneriyoruz. 


 

 Pirates of Silicon Valley